Yazılmışlarımdan güç
alarak, tekrarlamalarımdan, konusuzluklarımdan, hatalarımdan, iyilerimden,
kötülerimden kısacası burada yazılı olan her şeyden affınıza sığınıyorum.
İlgimden, ilgisizliğimden ve biraz da ihmallerimden duyduğum rahatsızlıkla,
beklediğim günün gelmesinin mutluluğunu yaşıyorum.
Şimdiye kadar her
yazdığım atıldı, kayboldu ve unutuldu belki. Kalanlarsa, baktığımda ‘çocukçaymış’
dedirten birkaç satır oldu. Ama bu blog bir depo, bir sandık oldu bana,
yazılanların anlam kazandığı, halk dilinde ‘görücüye çıktığı’ bir defter.
Emeklemeyi öğreten, her şeye rağmen sevdiğin işi yapıyor olmanın mutluluğunu
gösteren bir adım. Okunuyor olmanın verdiği tarifsiz mutluluk. Her paylaşım
sonrası ‘kamera arkası’ misali blog arkasında hangi yazının kaç kez okunduğunun
takibini yapmak işin en heyecanlı kısmıydı bu süreçte. Ve şimdi bu emekleme süreci
yerini büyümeye bırakıyor. Let your dream, Hayali Cihan Değer derken sonunda Kelam-ı
Kalp’te karar kılınan bu sayfa kapılarını yeniliklere açıyor. Haziran
yalnızca tatili değil, yazabilmek için vakti de beraberinde getiriyor. Ben
yazacağım, yazdığımı sanacağım belki ama okuyup yorumlama kısmını size
bırakıyorum. Şimdiden keyifli, bol kitaplı, şiirle içli dışlı, sevdiklerinizle
geçirebileceğiniz, sağlıklı, huzurlu tatiller diliyorum.
Hem ne diyor adı
olmayan dergi: "Yaz, biliyorsun bizi kalem tutmak yormaz!"
Yazılarınızı hayranlıkla takip eden ve kaleminizden çıkan her sözcüğü beğenen bir okuyucunuz olarak, yazılarınızın devamlı olmasını diliyorum.
YanıtlaSilBu güzel yorumlarınız ve takibiniz için çok teşekkür ederim, gün geçtikçe daha iyilerini yazabilmek için çalışacağım, tekrar sağolun :)
Sil