Translate

24 Aralık 2013 Salı

Güne Dipnot...



   İliklerine kadar sessizlik...
   Huzuru getiren durağanlık ve yormayacak sakinlik...
   Kitap kokusu...Sayfalarca bilgi...
   Kütüphanelerde hayatın hep farklı işlediğini düşünürdüm. Günlük koşuşturmalarımızdan uzak olmanın verdiği mutluluğun bir mekanıdır aslında. Şehrin gürültüsüne inat hala "kafa dinlemeliyim." ihtiyacını giderebileceğimiz küçük kitap depolarımız. 
   "Yağmuruna yakalanmadığın bir şehre ait olamazsın." diye doğruluğuna inandığım bir söz okumuştum. Ve şimdi buna eklenmesi gereken bir söz daha var bence: "Kütüphanesine gidip huzuru içine çekmediğin bir şehre ait olamazsın asla..." 
   Bu satırlardan da anlaşılacağı gibi günüm kitap dolu bir gündü. Sayfalar arasında kendimi kaybetmeyi çok istesem de koşuşturmalar, sorumluluklar buna hep engeldi. Bizi bekleyen satırlar gizli raflarda. Yaşanmışlıklarla dolu kitaplar. Kim bilir sizden önce kaç el gitti o kitaplara ve kimler tarafından okundu. Düşüncesi bile güzel. Bilmediğimiz, tanımadığımız insanlar tarafından aynı satırlara göz gezdirmenin tarifsiz mutluluğu. Eski kitaplardaki tarih kokusu.
   Güne dipnot: 
"Hiç bir gemi, bizi kitap kadar uzaklara götüremez..." /Yunus Emre/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder